![]() |
![]() |
Jam |
![]() ![]()
Post
#1
|
![]() Professional ![]() ![]() ![]() ![]() Group: Members Posts: 129 Joined: 14-October 09 Member No.: 846 ![]() |
Merhaba arkadaşlar. Şampiyona boyunca günlük şeklinde kayıt ettiğim yazıyı hikaye tadında sizlerle paylaşmak istedim. Şampiyonayı bugün birinci olarak tamamladım. Umarım şampiyonlar ligide aynı heyecan ile devam eder. Vakit ayırıp okuyanlara şimdiden teşekküler. İyi oyunlar.
![]() Oldukça uzun sürecek maratona takım olarak katılmamız gerekiyordu. Bundan önce üç şampiyonaya katılmıştık. Fakat hepside hüsranla sonuçlandı diyebilirim. İlk şampiyonada 9. sonrasında 6 ve 7.likle bitirdik. Taraftarlarım ve kulüp yönetimi hiç memnun olmadı. Her ne kadar taraftarların ve başkanın sevgisi ve güveni sonsuz olsada yeni sezonda diğer senelere nazaran iyi bir sonuç elde etmem gerekti. Kulübün maddi sıkıntısından dolayı Nekki Futbol Federasyonuna kayıt için üç şehirede otobüs ile gitmek zorunda kaldım. Son otübüsü kaçırdığımdan dolayıda bir günü federasyona 80km uzaklıktaki arkadaşımın çiftliğinde misafir edildim. Arkadaşım daha önce 11x11'de kulübün parasını bahisde yediğinden dolayı kulüpten atıldıktan sonra futbola tövbe etmiş ve kazandığı paralarla medeniyetten uzak kendi halinde bir çiftlik satın almış. Çiftlik oldukça mütevaziydi. Fakat tüm işleri tek başına yetişemediğinden hiç bir şey dört dörtlük değildi. Tavukların bulunduğu bölümde resmen nefes alamıyordum. Sanırım karısı onu terketti terkedeli tavuklarla yeterince ilgilenememiş. Allahtan kalacağım baraka tavukların bulunduğu yerden epey uzaktaydı. Temiz havada mükemmel bir uyku çektikten sonra, uzun süre sonra ilk defa bir horozun sesiyle uyanmıştım. Evet evet bir horoz ile? Sabahın ilk ışıkları vururken arkadaşım çoktan kalkmış ve odun işine girişmişti. Benim uyandığımı gördüğündeyse iki eliyle birden hazırlamış olduğu kahvaltı masasını işaret etti. Üzerimi giyinip masaya doğru geçtim. Size söylemeliyim ki hayatımda yediğim en iyi kahvaltıydı. 5 yıldızlı otellerde bile bu şekilde kahvaltı yapmamıştım. Taze yumurta, yeni sıkılmış portakal suyu, kendi üretimi en doğal sucuk kavurması, yine kendi üretimi olan peynir, zeytin herşey dört dörtlüktü. Biran bende bu leziz kahvaltının tadını çıkarırken fonda çalan contry müzik eşliğinde tıpkı arkadaşım gibi parayı bahise yatırıp çiftlik mi satın alsam diye düşünmedim değil hani.... Kahvaltıdan sonra arkadaşımla vedalaşıp Federasyonun yolunu tuttum. 20 Km boyunca hiç bir araç geçmedi. Taaki anayola kadar. Anayola vardığımda bir otobüse binerek Nekki'nin yolunu tuttum. Federasyona ulaştığımda kapıda lüks spor arabalar, kulüplerin otobüsleri kırala gidiyordu. Herkes benden önce gelmiş ve kulüplerinin kaydını yaptırıp ufak çapta düzenlenen partiye katılmıştı. İçkilerini yudumlayan menejerlerin meraklı bakışları arasında kayıt masasına doğru ilerledim. Geç mi kaldım acaba ? diye düşünürken, masadaki genç ve güzel bayanın gülümsemesiyle içimdeki kara bulutlar dağıldı. Kayıtla ilgili evrakları uzatırken red edilmemek için içimden bildiğim tüm duaları okumaya başladım. Tam süphaneke'ye geçiyordum ki güzel bayan takımın kayıdının gerçekleştiği haberini o güzel dudakları arasında serbest bıraktı.. Zorda olsa görevi tamamlamanın verdiği rahatlılıkla ve birazda olsun bedenimdeki sıcaklığı bastırmak için içki masasına doğru yöneldim. Alkolsüz içeceklerden nar suyunu elime aldığımda Nekki Futbol Federasyonu Başkanı eline mikrofonu aldı ve konuşmaya başladı. Yeni yapılacak şampiyonayı anlatırken, ben şöyle bir salona göz gezdirdim. Aman Allahım 11x11'den herkes buradaydı. Playboys birliğinden arkadaşlar ayrı bir köşeye çekilmişler ve beni gelmem için işaret ediyorlardı. Belaromeo ve mühendisin yanına doğru ilerlerken köşede OlimpicFb ve sontasovali'yi gördüm. İki arkadaş içkilerini yudumlarken başkanın konuşmasına kulak kabartıyorlardı. Salonda sadece bunlar değil, Bene, Meşhur Rock, Gravitas, Damn ve niceleri. Salondaki katılımcıları gördüğümde vücudumdaki ateş biranda daha da yükseldi. Aynı guruba düşmemiz halinde geçen senelerdeki gibi hezimet yine bizi bekliyor olacaktı... Başkan konuşmasını tamamladıktan sonra salonda bir alkış sesi yükseldi ve bu ses ile kendime geldim. Çok geçmeden kuralara geçilmesi için Başkan yerini federasyondaki bayanlara bıraktı. Beklenen an gelmişti ve grup çekilişleri başladı. Korkulu rakiplerden Rock, Bene, Odin gibi dişli rakiplerin diğer gruplara çıkması içimi raharlatmıştı. Fakat yinede içimde son dakika kayıtın nasıl bir gruba düşüreceğini merak ediyordum. Türkiye'den Redstar ve ensa'nın bulunduğu grupta takımımın adı söylendi. Biranda grupta yabancı olmayacağım için sevinmiştim. Tam elimdeki nar suyundan yudumlayacakken, herzog ve wak wek'ın isimlerini duydum. Bardağı yudumlamak için göğüs hizama kadar kaldırmıştım. Yudum almadan yavaşça geri indirdim. o sırada Sontasovali'nin ismide okundu. Hızla elimdeki nar suyunu kafama diktim... Bir bardağı bitirsemde içimdeki sıcaklığı alamamıştı. ![]() jojofoot, wak wek bunların hepsi takımım için önemli rakiplerdi. Nasıl yaparım, grubu kaçıncı bitiririm, maçlara nasıl çıkarım diye düşünürken belaromeo hadi gitmiyor muyuz diye sordu. Dönüş için üç otobüs değiştirmek yerine bu fırsatı değerlendirmek istedim. Bardağı bırakarak belaromeo ile Federasyon'dan ayrıldık. Kulübe döndüğümde temizlikçiden futbolculara kadar herkesin yüzünden düşen bin parçaydı.. Acaba son anda kayıdı yaptırdığım için bana mı içerlemişlerdi yoksa gruptaki rakiplere mi emin olamadım. O sırada yardımcım hoşgeldiniz diyerek bir kağıt uzattı. Kağıda baktığımda şampiyonanın fikstürünü gördüm. Sanırım kulübe dönerken eşleşmelerin yeri ve zamanları belirlenmiş, kulüplere faks çekilmişti. Herkesin suratının neden asık olduğunu kağıda bakınca anladım. Kağıtta İlk maçın top15 lideri Sontasovali'nin ev sahipliği yapacağı maç olduğu yazıyordu. Kağıdı hafifçe masaya bırakarak yardımcıma sordum: antrenmanlar tamamlandı mı ? Evet cevabını aldığımda herkese bir günlük izin verdim. İki gün sonra önemli bir maç bizleri bekliyordu. Oyuncular dinlenmeliydi. Oyuncuları gönderdikten sonra Sontasovali'nin maç kasetlerine ulaşmaya çalıştım. Maç kasetleri ile uzun bir gece beni bekliyordu. Sontasovali'ye karşı bir çok kez malubiyet yaşamıştık. Her zamanki taktiğin tutmayacağını düşünüyordum, bu yüzden taktiği değiştirme kararı aldım. Bu zamana kadar yenildiği maçları incelediğimde işimin şansa kalacağını anladım. Çünkü üst üste aynı taktikle oynamıyordu. Sürekli taktik değişiyordu ve hangi taktikle ne yapacağıma karar veremedim. Maç günü geldiğimde, bir piskolog gibi oyuncularım ile tek tek konuştum. Özellikle takımda değişilmez isim Kamel Queudrue ile. Kaleci ve defansın zaaflarını anlattım. Maç başlamadan önce antrenman yorgunu futbolcular masörlerin elinden geçti.(1 ücretsiz yenileme kullandım) Ardından maça çıktık. Sontasovali'nin en önemli eksikliğinin stadyumu olduğunu düşünüyordum. Nitekimde öyle oldu. Stadyumu 3000 kişilikti ve bize ayrılan 900 kişilik bölgeydi. Taraftarlarımız deplasmanda bizi yanlız bırakmadı. Kamel'e para atışında galip gelirse kaleyi seçmesini belirttim. Öylede oldu ve ilk yarıyı bizim taraftarların bulunduğu tarafta oynadık. Maçın ilk yirmi dakikası Sontasovali'nin akınları ve pressleriyle geçti. Bir çok net gol pozisyonunu kaçırdı. Yirmi birinci dakikada Xavier'in orta alandan vurduğu şutu kaleci zorlukla çıkarttı. Saçımı yolup bağırarak havaya sıçradığımda Kamil dönen topa hızla vurdu ve top ağlara gitti. İnanamıyordum, o kadar gol kaçıran Sontasovali karşısında bir sıfır öne geçmiştik. İlk yarı böyle tamamlandı. Soyunma odasında bambaşka bir takım görüyordum. İkinci yarının hemen başlamasını istiyorduk. Bir kaç taktik ve eksikliği söyledikten sonra soyunma odasından stadyuma doğru yürümye başladık. Maçın ikinci yarısı başladığında Sontasovali yine saldırıyordu. Bir gol yiyeceğimizi düşündüm. Fakat sol kanattan Sespedesin mükemmel hava topuyla Kamel kafayı vurdu ve maç 2-0 oldu. Aklımızı yitirmiş gibi seviniyorduk. Dördüncü hakem yanıma gelip çizgi konusunda uyarıda bulundu. Ama ben o anda hakemi dinlemeyip oyuncularımla bütünleşmiştim. Sontasovali topu bu dakikadan sonra daha iyi kontrol etmeye başladı. Sürekli üzerimize geldi ve bir topu direkten döndü. Allah yanımızdaydı diyebilirim. 84. dakikada ise yeni transfer topu kontra atakdan aldı ve sonucu getirdi. Nasıl olurda fark yemeyiz diye düşündüğümüz maçı bir mucize olmuştu ve galip gelerek üç puanı kazanmıştık. Kulübe döndüğümüzde şampiyon gibi karşılandık. Herkes sevinçten dört köşeydi. Ben ise yarın ev sahipliği yapacağımız maçı düşünmeye başlamıştım. Çünkü Brezilya'nın en iyi takımlarından herzog'u ağırlayacaktık... Oyuncularıma maç kasetlerini veya taktiği anlatamadım. Çünkü hepsi zafer sarhoşuydu ve uzun zamandır bu sevinci hakediyorlardı. Herzog maçına hiç bir değişiklik yapmadan çıktık. Brezilya'lı olasına rağmen oldukça yetenekli(9 yetenek) Zimbabve'li futbolcuları vardı. Üstelik hepsi top cambazı ve genç futbolcular. Sanıyorum Zimbabve'de bir spor okulları vardı ve oyuncularını o okuldan seçiyordu. Maçın ilk yarısında bir çok gol pozisyonunu hunharca harcadık. O goller nasıl kaçar, nasıl kamel ayak koyamaz, Jobi nasıl o toplara defans adamı gibi dışarı kafa vurur hiç birimiz anlamadık. Maçın ilk yarısı 0-0 bitmişti. İkinci yarı soyunma odasında oyuncularıma sakin olmalarını, bu futbol ile bu şampiyonada eskisine nazaran daha iyi bir yer bulacağımızı söyledim. Aynı sırada bitirsekde problem olmayacağını, fakat bu şekilde oynamalarını istedim. İkinci maçta yine bambaşka bir takım vardı. Dakika 58'i göstediğinde ortasahadan bir duran top kazandık. Topun başına her zamanki gibi Xavier geçti. Yok artık oradanda gol atamaz derken mükemmel bir asist yaptı. Havalandırdığı topa gelişine vuran Chimbonda bize galibiyet golünü getirdi. Chimbonda'nın attığı bu gol sonrası bir çok maçta değişilmez isim oldu diyebilirim. İkinci maçıda kazanmanın sevinciyle tabloya baktık. Tabloda ikinci sırada yer almanın haklı gururuyla sonraki maçlara kendimizi verdik. Artık bizim için turnuva maçları önemli değil, şampiyona ise lise öğrencisi için bir dönem ödevi gibiydi. Herkes bir sonraki rakibin analizini çıkartmaya çalışıyordu. Üçüncü maç İspanya'daydı ve kulübün maddi sıkıntısını biliyordum. hafta sonu başkan ile bir görüşme yaptık ve bizim için özel bir uçak hazırladığı haberini verdi. Oyuncularımın daha iyi adepta olması için iki gün önceden hareket edip ispanya'ya uçtuk. Orada bir otelde çalışmalarını yaptık. Fakat hazırlandığımız kadar iyi olmadı. Polanyalı yeni transferimiz Zbegnev Rogozinski'nin vize problemi yüzünden ispanya'ya götüremedik. Kafilemiz bir kişi eksik uçmuştu ispanya'ya. Maç başladığında ise oyuncularıma hiç olmadığı kadar güveniyordum. Fakat bu güven çok uzun sürmedi ve yıllarca emek vermiş Zola inanılmaz bir hata yaptı ve daha henüz altıncı dakikada kırmızı kart gördü. Deplasmanda daha maçın başında 10 kişi kalmıştık ve ben hiç bir şey yapamıyordum.(Maçtan önce değişiklik ayarıyla oynamamıştım.) İlk yarıyı yine bildiğimiz tüm duaları okuyarak geçirdik ve ilk yarıyı gol yemeden kapattık. oyuncularıma sakin olmalarını ve sadece söylediklerimi yapmalarını istedim. kapalı defansif bir ikinci yarı geçirdik. Bir çok gol tehlikesi yaşadık. Şans yine bizden yanaydı ve deplasmanda bir altın puanı ülkemize götürme şansı yakaladık. Zola cezalı duruma düşmüştü ve zorlu fatir maçına onsuz çıkmalıydık. Takımda sol kanat demek, Zola demekti. Yine eski oyunculardan Mario Silva'ya güvenmekten başka seçeneğim kalmadı. Mario veya yeni transfer genç oyuncuyu oynatmalıydım. Fakat böylesine zorlu bir maçı kaldıracak kadar deneyimi ve becerisi yoktu. Bu yüzden Mario'yu seçtim. İyiki de onu seçmişim. Sağ kanattan 18. dakikada Jobi'ye mükemmel bir asist yaptı. İlk yarı onun attırdığı gol ile geride bırakacağımızı düşünürken, 43. dakikada mükemmel bir gol yedik. Maç sonrası Sigamary Colle'nin röportajında hayatımda yediğim en iyi gollerden biriydi demeci beni şaşırtmadı. İkinci yarı Kamel yine sahne aldı. 56. dakikada Sespedesin pasında boş kaleye topu gönderirken, 89. dakika verilen serbest vuruşu Xavier gol ile süsledi ve üç altın puanı kazanmış olduk. Aldığımız paunlar sonrası Fransa'ya hareket ettik. Fransada bir kaç kupa turnuvasından sonra şampiyona maçı geldi çattı. Fransız ekibi şampiyonaya iyi başlamıştı. Bu yüzden Sontasovali'den çekindiğim kadar ondanda çekiniyordum. Bu çekingenlik futbolcularımada yansımıştı ve yirmi sekiz dakikada üç sarı kart yemiştik bile... Bu maçı nasıl 11 kişi tamamlarız diye düşünürken stada bir uğultu çöktü. Evet Jobi zola'nın verdiği asistle müthiş bir gol atmıştı. Gole sevinemedim bile. Golden sonra soyunma odasında özellikle Kamel ile daha sakin olmaları konusunda konuştum. Peki hocam diyerek maça çıktılar. 63. dakikada ev sahibi suskunluğunu güzel bir gol ile bozdu. Defansın hatası yüzünden maça eşitlik gelmişti. 76 dakikada Jobi'nin girdiği ikili mücadelede yerde kaldı ve hakem serbest vuruş verdi. Kamel ile Jobi'yi düşüren oyuncu arasında bir elektriklenme oldu. Eyvahh derken hakem sarı kartı olduğu yönünde telkinde bulundu. Xavier ortaladığı topla resmen Kamel'e alda at dedi ve Kamel'in kafa vuruşuyla tekrar öne geçtik. Kafamı oturduğum yere vurmamak için öyle bir sıçradım ki anlatamam. O sırada arkamdaki taraftarın Kamel'e doğru fransız'ca bir şeyler söylediğini duydum. Fakat ne dediğini anlamadım. Kamel fransız vatandaşı olduğundan ne dediğini anlamış olmalı ki epey sinirlendi. Golden bir dakika sonra rakibine öyle bir müdehale ettiki evlerden ırak. Hakem tereddüt etmeden kırmızı kartı gösterdi. Korktuğum başıma gelmişti ve 10 kişi kalmıştık. Üstelik diğer maça Kamel forma giyemeyecekti... Maçın 7 dakikası gol pozisyonu yaşamadık ama maçın tansiyonu iyice gerilmişti. Jobi'de ikili mücadele sonrası kırmızı kart ile soyunma odasının yolunu tuttu. Deplasmanda 2-1 önde olmamıza rağmen neden bu şekilde davrandılar anlamak mümkün değildi. İki futbolcumunda atılmasına neden olan Abdula Kimaro maça 87. dakikada eşitliği getirdi. Bir puanı kurtarabilir miyiz derken 90+4 de Fransız forvet gelen topu affetmedi ve farklı alacağımız maçtan 2 kırmızı kart ile 3-2 yenik ayrıldık. Türkiye dönüşü giden 3 puana mı yanayım, yoksa iki değişilmez forvetimin zorlu geçecek jojofoot karşılmasında forma giyemeyeceğine mi bilemedim.. İlk malubiyetimizi kendi hatamız yüzünden tatmış olduk... Türkiye'ye döndüğümüzde 3 puanın faturasını gereksiz yere atılan Kamel ve Jobi'ye kestim. Para cezası ile bu seferlik yırtmışlardı. Artık Jojofoot maçını kazanmamız için genç forvetlerine güvenmekten başka seçenek yoktu. Alt yapıdan kadroya yeni çıkan İtalyan Gianni Oretti ve geçen sene Belaromeo'dan aldığım emektar Turgay'ı sahaya sürdüm. Jojofoot sanırım Belçika'dan yol yorgunu maça çıktı ve maç boyunca herhangi bir varlık gösteremedi. Maçı Turgay ve Orietti'nin golleriyle kazanmasını bildik. Şuan şampiyonada ikinci sıradayız. PumasUNAM deplasmanında maç oldukça gergin başladı. Hakemin gördüğünü çalan biri olduğunu biliyordum ve ev sahibini daha beşinci dakika 10 kişi bıraktı. 5 inci dakikada on kişi kalan rakibe 5 gol atarak net skor ile evimize döndük. Aynı puan ile Herzog'la liderliği paylaşıyoruz. Pusunam'dan sonra Redstar'ı evimizde ağırladık. Dost takımla aramızda dostluk maçı şeklinde bir maç geçti. Kamel'in attığı iki golle liderliğe oturduk. Arkamızdan Herzog takip etsede yinede lider olmak güzel. Lucas ile berabere kaldıktan sonra, deplasmanda Ensa'yı, evimizde jeanfredo'yu yenerek liderliği tekrar ele geçirdik. Menejerini büyük bir olayla kovan(oyuncu banlanmış, futbolcuları silinmiş) liverpol ile zorlu bir maç geçirdik. Çünkü bu tarz maçlarda menejeri giden futbolcular daha istekli oynuyorlar.(oyunda bug olabiliyor. yeniliyoruz ![]() ayp, epey çekindiğimiz wak wek'ı, yendikten sonra monchi ile berabere kalarak liderliği devam ettiriyoruz. Tek değişen artık arkamızda Herzog'un değil Sontasovali'nin olmasıydı. Çünkü evimizde oynadığımız Sontasovali maçında 10000 kişilik taraftarımızın önünde maçı 3-1 kaybettik. Sontasovali açılış maçındaki rövanş maçını kazanmasını bildi. ![]() Sontasovali yenilgisinden sonra Herzog ile müthiş bir deplasman bizi bekliyordu. Şampiyonu yarılamış ve ilk maçları geride bırakmıştık. Artık rövanş maçları başlamıştı. Herzog'u iki eksik ile yenmem zordu. Bu yüzden kardeş takımdan oyuncu kiralamak zorunda kaldım. Belaromeo ile görüştükten sonra kiralık oynatacağım futbolcuları Nekki ile görüşmeye gittim. Bu sefer üç otobüs değiştirmeme gerek kalmadı. Çünkü sponsorların vermiş olduğu nimetlerden faydalanıp kulüp aracı ile görüşmeye gittim. Görüşmeden olumlu cevap aldıktan sonra evraklar ile Belaromeo'dan futbolcuları aldım. Almanca bilmediğim için yol boyunca araçta onlar konuştu ben dinledim. Belaromeo iki alman kanat oyuncusu vermişti. Bu oyunculara güvenmekten başka çarem kalmadı. Fakat işin bilmediğim bir yönüde, diğer yedek oyuncularımın sonradan onları oynatmadığım için tavır almaları olacaktı. Turnuvalarda yedeklerden performans alamadığımdan çoğunu satmak zorunda kaldım. Herzog ile maçı Belaromeo'dan kiralık oyuncular sayesinde deplasmanda 2-0 net skor ile geçtik. Maçta sakatlık, sarı veya kırmızı kart olmadı. Sadece iki net gol. Herzog deplasmanı galibiyet sonrası ispanyol ekip Russian'a 5 gol birden attık. Böylece averajımızda düzelmiş oldu. Sontasovali halen takip ediyor ve hata yapmamızı bekliyor. Fatir, dimex72,jojofoot, pumasUNAM ve Red Stars maçlarını rahat şekilde geçtik. Lucas 89'a as kadro çıkmamıza rağmen 3-0 gibi bir hezimet yaşadık. Moraller alt üst olmuştu. Türkiye dönüşü liderlik gitti diye düşünürken Sontasovali'ninde herzog deplasmanında puan alamadığı haberini aldık. Bu haber bu zamana kadar aldığımız en iyi haberdi. Sontasovali'nin kötülüğünü istemesekde o bizim için bir rakipdi ve rakibimiz puan kaybetmişti. Uçakta oyuncularımla bir konuşma yaptım ve bundan sonra kalan tüm maçları alacağımıza dair birbirimize söz verdik. Bakalım bu sözü tutabilecek miyiz ? Evimizde oynadığımız Ensa maçından galibiyet alıp yola devam ediyoruz. Sırada jeanfredo var. jeanfredo'yu deplasmanda attığımız 4 gol ile geride bıraktık. Aynı golleri Sontasovali'de deplasmanda jojofoot'a karşı atmış. Menejeri kovulan takım yine karşımıza menejersiz olarak çıktı.(oyuncu banlanmıştı) Fakat oyuncular yönetime karşı protestoda bulunduğu için maça çıkmadılar ve hükmen malup sayıldılar.(Banlandığı için sistem 3-0 hükmen maç saydı). Yorulmadan üç puan almıştık. Fikstürün verdiği avantaj ile yolumuza devam ediyoruz. Ayp ile evimizde oynadığımız maçta 4 tane gol atarak liderliğimizi sürdürüyoruz. Bir haber daha var, o da sontasovali 2 altın puanı ispanyol ekip Russian'da bırakmış. Aramızdaki puan farkı 3 e çıktı. iki sakat vermemize rağmen wak wek ile yaptığımız maçı 3-0 kazandık. Güzel bir maçtı. Sontasovali ile son maça üç puan fark ile giriyoruz. Bakalım yarın şampiyonada ne olacak. Evet beklenen gün geldi ve maça çıkıyoruz. Evimizde Monich'iyi ağırladığımızdan stadyum cıvıl cıvıl. Şampiyonluk için kutlamalar başladı. Taraftarlar yeri göğü mor beyaza boyadı. Takımlar sahaya çıktığında 10000 kişi birden bağırıyordu. Maç başladı ve monchi'nin akınlarına karşı durmaya çalışıyoruz. 35 dakikada Mario Silva'nın ara pasına verdiği topa dokunuyor ve stadyum resmen yıkılıyor. İlk yarıyı 1-0 önde tamamlıyoruz. Futbolcularım ile sakin olmaları, pozisyonları daha iyi değerlendirmeleri gerektiği yönünde konuşma yapıyorum. İkinci yarı maç başlıyor ve 64. dakikada gole giden Kamel'i ceza sahasında düşürüyorlar ve hakem penaltı noktasını gösteriyor. Bunca zaman penaltıları gole çeviren kamel golü kaçırıyor. 2-0 öne geçip artık bitti diyebileceğimiz bir avantajı topu direğe vurarak kaçırıyoruz. Fakat Kamel, aradan 10 dakika sonra sespedes'in ara topuyla buluşuyor ve hatasını telafi ediyor. Skor 2-0. Maçın böyle bitmesi için tüm bildiğimiz duaları okurken, Jobi atılıyor. Maçı 10 kişi tamamlıyoruz. Skor: 2-0. Şampiyona boyunca oynadığımız 30 karşılaşmadan 23 galibiyet, 4 beraberlik ve 3 malubiyet aldık. 70 gol atarken, kalemizde 24 gol gördük. 73 puan ile grup lideri olarak Şampiyonlar ligine katılma hakkı kazandık. Bugün kulübümüz için bir bayram diyebilirim. Kulüpte temizlik görevlilerinden alt yapıdaki futbolculara kadar herkes mutlu. Bakalım aynı başarıyı şampiyonlar Liginde de gösterebilecek miyiz. ![]() -------------------- |
![]() ![]() |
manyak1903 |
![]()
Post
#2
|
Semi-Prof ![]() ![]() ![]() Group: Members Posts: 96 Joined: 13-September 09 Member No.: 376 ![]() |
Yarısına kadar okudum,geri kalanına daha sonra devam edeceğim.İlk maç kasetlerinde kaldım.
11x11 de yapılan yanlışları neden bu kadar eleştirdiğimizin kanıtı gibi bir yazı olmuş.Oyuna ve oyundaki arkadaşlıklara önem verdiğimiz yazının uzunluğundan ve içeriğinden açıkça belli.Herhangi bir oyuna bu kadar uğraşıp yazı yazmayız diye düşünüyorum. Baya hayal gücünü konuşturmuşsun,hiçbir maçım ve şampiyonalar için heralde bu kadar düşünmedim.Belki de şampiyonalarda en dipteki yeri aradığım içindir.Hep düşüyorumda : D Yazıdaki kahvaltıyı yemiş kadar oldum , tam ziyafet çekmişsin : ).En çok güldüğüm yeri söyleyeyim,gülüncek yer belki yok ama o kayıt işlemlerini yaptığın ve sana işlemin tamamlandığını söyleyenin yerine koyduğum kişiyi tahmin edersen sen de çok güleceksin.O anda acayip güldüm : D Aklıma geldikçe yine gülüyorum. XD Kalan kısmı sonra okuyacağım, şimdilik okuduğum kadarıyla yazdım XD Emeğine sağlık ![]() -------------------- 11x11 foruma mesaj yazabilmek için oyundaki hesabınızı kullanabilirsiniz.E posta isterse yine oyundaki veya kullanmak istediğiniz e posta adresinizi yazabilirsiniz.
Yaptıkları işin doğruluğuna inanan insanlar, çalışmalarının denetlenmesinden, karşı fikirler ortaya atılmasından ve tercihleri üzerinde münakaşa yapmaktan zevk alırlar. ( M.Kemal ATATÜRK) |
Jam |
![]() ![]()
Post
#3
|
![]() Professional ![]() ![]() ![]() ![]() Group: Members Posts: 129 Joined: 14-October 09 Member No.: 846 ![]() |
Teşekkürler.
![]() Aslında otuz günün günlüğü biraz daha uzundu. 30 ayrı maçı anlatıyordum fakat okumak epey zaman harcadığından üst üste kazandığım maçları özetleyerek şunları şunları yendik şeklinde geçtik. Bir çok geçtiğimiz maçında ayrı bir yeri olsada editlemek zorunda kaldım. Ne kadar uzun olursa okuma isteği o kadar düşeceğini düşünmüştüm. Öylede olmuş sanırım. ![]() -------------------- |
Sarp |
![]()
Post
#4
|
Unregistered ![]() |
Oo, günlük yazılmış bize şampiyona bittikten sonra gösteriliyor.
![]() Bölüm bölüm ama eminim zevkle okuyacağız artık. |
Jam |
![]()
Post
#5
|
![]() Professional ![]() ![]() ![]() ![]() Group: Members Posts: 129 Joined: 14-October 09 Member No.: 846 ![]() |
Teşekkürler. Süpriz olmasını istemiştim.
![]() -------------------- |
FC Shrewsbury |
![]()
Post
#6
|
![]() Amateur ![]() ![]() Group: Members Posts: 11 Joined: 6-May 10 Member No.: 3,388 ![]() |
Resmen günlük yazmışsın
![]() ![]() ![]() |
belaromeo |
![]()
Post
#7
|
![]() Semi-Prof ![]() ![]() ![]() Group: Members Posts: 51 Joined: 28-September 09 Member No.: 616 ![]() |
Ben hepsini okudum süper olmuş yine
![]() Alman lar ne zaman istersen senindir kardeş. Mühim olan bölgenin kalkınması ama bunu birde diğerleri (yönetim) bilse çok iyi olacak ![]() |
Edirnespor |
![]()
Post
#8
|
Semi-Prof ![]() ![]() ![]() Group: Members Posts: 88 Joined: 10-April 10 Member No.: 3,054 ![]() |
Yazını okuduktan sonra Şampiyona heyecanını çok çok iyi anlayabiliyorum. Başlardaki sıkıntılı doneminde bile bir padişah sofrasına oturmuş kadar olmuşsun. Ya şansıma isyan ettigim nokta ben Nekki'ye kayıt için gittigimde o Genç ve güzel bayan yerine 45-50 yaşlarında bir teyze kayıt işlemlerimi yapmıştı ve öyle bayan görememiştim. Ne şansızmışım
![]() Yazını zevkle okudum, Gayet hoş ve basarılı bir çalışma olmuş. Tebrik ederim. ![]() -------------------- Group Isyan & EDİRNE'M
|
Jam |
![]()
Post
#9
|
![]() Professional ![]() ![]() ![]() ![]() Group: Members Posts: 129 Joined: 14-October 09 Member No.: 846 ![]() |
Teşekkürler. Maddi kazanç elde eden kulübümüz şuan iki kulvarda birden yarışıyor. Yeni bir heyecan başladı. Fakat işler yine sandığımız kadar kolay gelişmiyor. Şampiyonlar ligi ve şampiyona epey yorucu geçiyor. Bakalım ilerleyen günlerde ne gibi sonuçlar alacağız. Bu sonuçlar takımı nasıl etkileyecek. Hedef büyültünce beni takımdan kovmasalar bari.
![]() -------------------- |
Like |
![]()
Post
#10
|
![]() Semi-Prof ![]() ![]() ![]() Group: Banned Posts: 42 Joined: 29-May 10 Member No.: 3,636 ![]() |
ELLERİNE SAĞLIK.
-------------------- Özenti oLmadık diye adımız Çıkmış garibe... Kim nasıL biLirse biLsin benim varLığım yeter bu aLeme..!
|
![]() ![]() |
![]() |
Lo-Fi Version | Time is now: 17th July 2025 - 07:43 PM |